Gerçek hayat hikayesi: 4 cana 3.5 yıl hapis. Roman olur, öykü olur, sinema filmi yapılır.
Kağıthane’de yaşandı.
Kağıthane neresi?
İstanbul’un ortası.
İstanbul, gelişmiş şehir.
Çağdaş kent.
Türkiye’nin göz bebeği.
İstanbul dünya markası.
İstanbul’u 20 yıldan sonra bir 5 yıl daha aynı partinin aynı kurucu kadrosu yönetecek. İstanbul’da Kağıthane’de halı sahada “Yıldızlar Futbol Turnuvası” düzenlenmişti. Çoğunun yaşları 20’nin altında genç amatör futbolcular maç yapıyorlardı.
Maç bitti.
Kazananlar sevindi.
Kaybedenler tebrik etti.
* * * * *
Bir gün önce yağmur da yağmıştı. Maçın oynandığı Kağıthane Günyamaç Spor Kulübü’nün idare binası dışındaki yollar su birikintileri ile doluydu. Abide-i Hürriyet Spor Kulübü oyuncularından üçü (Caner Batıgün- Orçun Türkyılmaz- Ufuk Değirmi) ayaklarında lastik spor ayakkabıları idare binasının hemen yanı başındaki su birikintisi üzerinden yürüyüp yollarına gideceklerdi.
Suya bastılar, çarpıldılar.
Elektrik akımı zalimdi.
Çağdaş şehir İstanbul’da elektrik, Azrail yapılmıştı. 3 genç beden çırpınıyordu. Onları kurtarmaya arkadaşları Mustafa Eryılmaz da koştu. 4 genç beden elektrik akımında çırpınarak can verdiler. Onlara Allah rahmet eylesin.
12 yıl önceydi.
* * * * *
Anlaşıldı ki, halı sahanın tel duvarlarında kaynak yapan şirket, gerekli önemleri düşünmemiş, elektrik kaçağına sebep olmuş, elektrik akımı da gelip 4 gencin canını almıştı.
Mahkemeye gidildi.
Kaynak yapan şirketin sahibi davanın zaman aşımına uğramasından dolayı hiçbir ceza almadı. Şirketin şoförü ile kaynakçısı 9 yıl hapse mahkum oldur fakat cezaları 3.5 yıla indirildi.
İstanbul’un ortasında.
4 cana 3.5 yıl hapis.
* * * * *
Huuu..!
Orda kimse var mı?
Çağdaş şehir İstanbul’u 20 yıldır yöneten ve 5 yıl daha yönetmek için seçilenlerin ve onlara Ankara’dan Başbakanlık ve bakanlık desteği verenlerin sebep olduğu “kent cinayeti işleyip zaman aşımından yırtan kaç örnek” birikti. Arşive girsem 20 yılda 5 bin örnek sayarım.
Önlem alınmaz.
Öğrenci inşaat çukurunda ölür.
Sebep olan ceza almaz.
Önlem alınmaz.
İşçi yangında boğulur.
Boğan ceza almaz.
Önlem alınmaz.
Kadın evinin kapısında öldürülür.
Öldüren 2 yılda çıkar.
Önlem alınmaz.
Tutuklu adliyede linç edilir.
Linç edenler kaçar.
Önlem alınmaz.
Mahkemeler uzar.
Zaman aşımı suçluyu aklar.
Bıçakla gezen çoğalır.
Cezası artmaz.
Tabanca taşıyan tavan yapar.
Cezası yükselmez.
* * * * *
Halı sahada top koşturduktan sonra elektrik akımına kapılarak can veren 4 gencin ölümüne sebep olan sadece o kaynak yapan şirketin sahibi değil. Bu tip şirketleri, kent cinayetine sebep olmayacak şekilde cezalandırıp caydırmayı düşünmeyenler daha suçlu…
İstanbul, Ankara başta geliyor.
Bütün şehirlerimiz kan içinde.
Kent cinayetleri ocak söndürüyor.
Ne iktidar partisinin belediye başkanları bunun için bir önlem düşünmekte ve ne de iktidarın önde gelenleri “caydırıcı yasaları” çıkartmayı akıl etmekteler.
* * * * *
Ya muhalefet!
Muhalefetin beyin takımı!
Onlar, Kemal Kılıçdaroğlu, TV kamerasına demeç vereceği zaman arkasına doluşup halka olarak ekranda görünmeyi muhalefet sayıyorlar. Kent cinayetlerini geriletecek caydırıcı önlemler için bir model geliştirip halka anlatmadılar. İktidarı zorlayamadılar. Seçimlerden buyana kaç gün geçti Kemal Kılıçdaoğlu’nun TV ekranına çıktığında arkasında konu mankeni gibi doluşanlardan; Ayaydın, Günaydın, Oran, Hamzaçebi, Sarıgül, Tekin ve diğerleri, “özeleştirilerini yapıp” hâlâ istifa etmediler.
Huuu..!
Orda kimse var mı!
![]()
Necati Doğru
Necati Doğrunecatidogru@sozcum.com
Kağıthane’de yaşandı.
Kağıthane neresi?
İstanbul’un ortası.
İstanbul, gelişmiş şehir.
Çağdaş kent.
Türkiye’nin göz bebeği.
İstanbul dünya markası.
İstanbul’u 20 yıldan sonra bir 5 yıl daha aynı partinin aynı kurucu kadrosu yönetecek. İstanbul’da Kağıthane’de halı sahada “Yıldızlar Futbol Turnuvası” düzenlenmişti. Çoğunun yaşları 20’nin altında genç amatör futbolcular maç yapıyorlardı.
Maç bitti.
Kazananlar sevindi.
Kaybedenler tebrik etti.
* * * * *
Bir gün önce yağmur da yağmıştı. Maçın oynandığı Kağıthane Günyamaç Spor Kulübü’nün idare binası dışındaki yollar su birikintileri ile doluydu. Abide-i Hürriyet Spor Kulübü oyuncularından üçü (Caner Batıgün- Orçun Türkyılmaz- Ufuk Değirmi) ayaklarında lastik spor ayakkabıları idare binasının hemen yanı başındaki su birikintisi üzerinden yürüyüp yollarına gideceklerdi.
Suya bastılar, çarpıldılar.
Elektrik akımı zalimdi.
Çağdaş şehir İstanbul’da elektrik, Azrail yapılmıştı. 3 genç beden çırpınıyordu. Onları kurtarmaya arkadaşları Mustafa Eryılmaz da koştu. 4 genç beden elektrik akımında çırpınarak can verdiler. Onlara Allah rahmet eylesin.
12 yıl önceydi.
* * * * *
Anlaşıldı ki, halı sahanın tel duvarlarında kaynak yapan şirket, gerekli önemleri düşünmemiş, elektrik kaçağına sebep olmuş, elektrik akımı da gelip 4 gencin canını almıştı.
Mahkemeye gidildi.
Kaynak yapan şirketin sahibi davanın zaman aşımına uğramasından dolayı hiçbir ceza almadı. Şirketin şoförü ile kaynakçısı 9 yıl hapse mahkum oldur fakat cezaları 3.5 yıla indirildi.
İstanbul’un ortasında.
4 cana 3.5 yıl hapis.
* * * * *
Huuu..!
Orda kimse var mı?
Çağdaş şehir İstanbul’u 20 yıldır yöneten ve 5 yıl daha yönetmek için seçilenlerin ve onlara Ankara’dan Başbakanlık ve bakanlık desteği verenlerin sebep olduğu “kent cinayeti işleyip zaman aşımından yırtan kaç örnek” birikti. Arşive girsem 20 yılda 5 bin örnek sayarım.
Önlem alınmaz.
Öğrenci inşaat çukurunda ölür.
Sebep olan ceza almaz.
Önlem alınmaz.
İşçi yangında boğulur.
Boğan ceza almaz.
Önlem alınmaz.
Kadın evinin kapısında öldürülür.
Öldüren 2 yılda çıkar.
Önlem alınmaz.
Tutuklu adliyede linç edilir.
Linç edenler kaçar.
Önlem alınmaz.
Mahkemeler uzar.
Zaman aşımı suçluyu aklar.
Bıçakla gezen çoğalır.
Cezası artmaz.
Tabanca taşıyan tavan yapar.
Cezası yükselmez.
* * * * *
Halı sahada top koşturduktan sonra elektrik akımına kapılarak can veren 4 gencin ölümüne sebep olan sadece o kaynak yapan şirketin sahibi değil. Bu tip şirketleri, kent cinayetine sebep olmayacak şekilde cezalandırıp caydırmayı düşünmeyenler daha suçlu…
İstanbul, Ankara başta geliyor.
Bütün şehirlerimiz kan içinde.
Kent cinayetleri ocak söndürüyor.
Ne iktidar partisinin belediye başkanları bunun için bir önlem düşünmekte ve ne de iktidarın önde gelenleri “caydırıcı yasaları” çıkartmayı akıl etmekteler.
* * * * *
Ya muhalefet!
Muhalefetin beyin takımı!
Onlar, Kemal Kılıçdaroğlu, TV kamerasına demeç vereceği zaman arkasına doluşup halka olarak ekranda görünmeyi muhalefet sayıyorlar. Kent cinayetlerini geriletecek caydırıcı önlemler için bir model geliştirip halka anlatmadılar. İktidarı zorlayamadılar. Seçimlerden buyana kaç gün geçti Kemal Kılıçdaoğlu’nun TV ekranına çıktığında arkasında konu mankeni gibi doluşanlardan; Ayaydın, Günaydın, Oran, Hamzaçebi, Sarıgül, Tekin ve diğerleri, “özeleştirilerini yapıp” hâlâ istifa etmediler.
Huuu..!
Orda kimse var mı!

Necati Doğru
Necati Doğrunecatidogru@sozcum.com